Her Yıl Yeni Telefon Almayı Bırakmalısınız: Neden mi?
Günümüzde akıllı telefonlar, günlük ömrümüzün vazgeçilmez kesimleri haline gelmiş durumda. Lakin her yıl ya da iki yılda bir yeni model satın alma alışkanlığımız ne kadar gerekli? Teknoloji muharriri Mariyan Slavov, bu alışkanlığımızı sorgulayan ve derinlemesine eleştiren bir makale kaleme aldı. Slavov’a nazaran, her yıl yenilik arayışıyla yeni telefonlara yönelmek aslında gereksiz bir masraftan öbür bir şey değil.
Yükseltmeler Artık Pek de Fark Yaratmıyor
Slavov, son yıllarda akıllı telefon kesiminde sunulan yeniliklerin giderek daha az etkileyici hale geldiğini vurguluyor. Bilhassa Apple ve Samsung üzere büyük markaların piyasaya sürdüğü yeni modellerle evvelki kuşaklar ortasında neredeyse hiç fark olmadığını belirtiyor. Örneğin, iPhone 13 ve iPhone 16 ya da Galaxy S21 ve Galaxy S24 ortasındaki farklara bakıldığında, ekran boyutu, işlemci gücü, RAM kapasitesi üzere özelliklerin çok küçük değişiklikler içerdiği görülüyor.
Bu durumda, sırf yeni bir kamera sensörü ya da biraz daha süratli bir işlemci için yüzlerce dolarlık bir harcama yapmak mantıklı mı? Slavov, tüketicilerin bu soruyu kendilerine sorması ve akla yatkın değerlendirmeler yapması gerektiğini savunuyor.
Yazılım Güncellemeleri Uzun Müddet Dayanak Sağlıyor
Yeni akıllı telefonların sunduğu bir öbür cazibe ögesi, ekseriyetle yazılımsal yenilikler oluyor. Lakin Slavov, bu bahiste da tüketicilere dikkatli olmalarını öneriyor. Son yıllarda yazılım güncellemeleri, eski modellerde de misal fonksiyonellik sunmaya başladı. Google, Samsung ve Apple üzere markalar, aygıtlarına uzun vadeli yazılım takviyesi sağlayarak yapay zeka ve makine tahsili üzere yenilikleri eski modellere de getiriyor.
Örneğin, Samsung Galaxy S22 ve S24 Plus ortasında yapay zeka performansı açısından büyük bir fark olmadığını tabir eden Slavov, yazılım güncellemeleri sayesinde eski telefonların yeni modellerle benzeri tecrübeler sunabileceğine dikkat çekiyor. Ayrıyeten, Apple’ın beş yıl boyunca iPhone modellerine takviye sunduğu göz önünde bulundurulursa, iki yılda bir aygıt değiştirmenin aslında pek de gerekli olmadığı ortaya çıkıyor.
Tasarımda Heyecan Verici Değişiklikler Yok
Slavov’un dikkat çektiği bir öteki bahis ise akıllı telefonların tasarımı. Son beş yılda piyasaya sürülen modeller ortasında tasarımsal manada büyük farklar olmadığı üzere, birden fazla modelde sırf küçük değişiklikler ve renk farklılıkları görülüyor. Bu durum, “yeni” bir telefona geçiş yapmanın heyecanını ve gerçekliğini zayıflatıyor. Slavov, tüketicilerin bu tasarım yanılsamasına kapılarak yeni bir aygıt alma eğiliminde olduğunu ve bunun finansal açıdan gereksiz olduğunu belirtiyor.
Sonuç olarak, her yıl ya da iki yılda bir akıllı telefon yükseltmek yerine, mevcut aygıtların potansiyelini pahalandırmak ve gereksiz masraflardan kaçınmak daha akla yatkın olabilir. Bilhassa günümüzde telefonların ömrü uzamışken, yazılım ve donanım takviyesi sayesinde eski aygıtlar bile yeni kuşaklarla misal performans sunabiliyor.
Kendinize şu soruyu sormanın vakti geldi: Her yıl yeni bir model almak hakikaten hayatınızı ne kadar değiştiriyor? Tahminen de artık, muhtaçlık duydukça aygıt yenilemek ve modaya kapılmaktan çok şuurlu bir tüketici olmayı seçmenin vakti gelmiştir.
Kaynak: İndir
